The meeting was canceled because of the rain.
- Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi.
Shall we start the meeting now?
- Toplantıyı şimdi başlatalım mı?
She took part in the assembly.
- O, toplantıda yer aldı.
He never goes to an assembly.
- O asla toplantıya gitmez.
We had to postpone the gathering because of rain.
- Biz yağmur nedeniyle toplantıyı ertelemek zorunda kaldık.
We exchanged phone numbers at the end of the gathering.
- Toplantı sonunda telefon numaralarını değiştirdik.
The therapy is in session.
- Terapi toplantı halinde.
They called a special convention.
- Onlar özel bir toplantıya çağırdılar.
He attended the meeting as the company representative.
- O, şirket temsilcisi olarak toplantıya katıldı.
I will not be able to participate in the company meetings in May as I will be traveling in Asia during that time.
- O süre boyunca Asya'da seyahat ediyor olacağımdan mayıstaki şirket toplantılarına katılamayacağım.
I was just wondering if any of you are planning to go to our high school reunion this weekend.
- Sizlerden herhangi birinin bu hafta sonu bizim lise toplantısına gitmeyi planlayıp planlamadığınızı sadece merak ediyordum.
Tom went to his high school reunion last week.
- Tom geçen hafta lisesinin anma toplantısına gitti.
The Prime Minister will hold a press conference tomorrow.
- Başbakan yarın bir basın toplantısı düzenleyecek.
The whole world is watching the summit conference.
- Tüm Dünya Zirve toplantısını izliyor.