Englisch - Türkisch
Definition von together, simultaneously; along with im Englisch Türkisch wörterbuch
- at the same time
- aynı zamanda
Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum.
-I like him, but at the same time I don't really trust him.
Hepiniz aynı zamanda konuşmayın.
-Don't all speak at the same time.
- at the same time
- bununla birlikte
- at the same time
- bununla beraber
- at the same time
- aynı anda
Aynı anda ikisini de yapabilir.
-He can do both at the same time.
Onlar aynı anda Paris'e vardılar.
-They arrived in Paris at the same time.
- at the same time
- yine de
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von together, simultaneously; along with im Englisch Englisch wörterbuch
- at the same time
together, simultaneously; along with
Silbentrennung
together, simultaneously; a·long withAussprache
Resimler
Historie
Favoriten