Şapkasını seçmek uzun zaman aldı.
- She took a long time to choose her hat.
Arkadaşlarını kendi istekleriyle seçmek istiyorlar.
- They want to choose their mates by their own will.
Onlardan herhangi birini seçebilirsin.
- You may choose any of them.
Beğendiğin herhangi bir kitabı seçebilirsin.
- You may choose any book you like.
Arkadaşlarını çok dikkatli seçmelisin.
- You should choose your friends very carefully.
Mutfağı boyamak için bir renk seçmenin bu kadar zor olduğunu asla düşünmemiştim.
- I never thought it'd be this hard to choose a color to paint the kitchen.
Çeviri için teşekkürler. Ama başka bir bayrak seçiniz!
- Thanks for the translation. But please choose another flag!