Bir otlakçı çalışma numarası yapmayan biridir.
- A bum is someone who doesn't pretend to work.
Sonuna kadar görevi taşımalısın.
- You must carry the task through to the end.
Zaferi sonuna kadar tartıştık.
- We disputed the victory to the end.
Tren istasyonunda bir serseri gördüm.
- I saw a bum at the train station.
İşe geri dön, seni tembel serseri!
- Get back to work, you lazy bum!
Ben bütünüyle berbattım.
- I was totally bummed.
Onun sıska bir sakalı bozuk bir bacağı var.
- He has a scraggly beard and a bum leg.