Çok fazla şey bekleme.
- Don't expect too much.
Matematik ev ödevi beklediğimden daha kolay çıktı.
- The math homework proved to be easier than I had expected.
Umduğumdan daha uzun beklemek zorunda kaldım.
- I had to wait a lot longer than I expected I'd have to.
En kötüsünü beklemek zorundayız.
- We have to expect the worst.