Ben çevrimiçi giysi satarım.
- I sell clothing online.
Arabayı satmaya karar verdi.
- He decided to sell the car.
O oyuncak çok satılıyor.
- That toy is selling like hot cakes.
Oyuncak satıcısı çok samimiydi.
- The toy seller was very friendly.
Linux'u destekleyen satıcılar var.
- There are also vendors who support Linux.
Tom satış makinesinden bir fincan kahve aldı.
- Tom bought a cup of coffee from a vending machine.