Lütfen, balık ve eti dondurunuz.
- Please freeze the fish and meat.
Gölde çok sayıda balık var.
- There are a lot of fish in the pond.
Ruhsatsız balık avlamaktan ceza yedim.
- I was fined for fishing without a license.
Ben biraz balık avlamak için bir hafta izin alıyorum.
- I'm taking a week off to do some fishing.
Bu gölde çeşitli balıklar var.
- This lake abounds in various kinds of fish.
Bu Tom'un yakaladığı balıklardan biri.
- This is one of the fish that Tom caught.
Burada balık tutmak yasak.
- Fishing is not allowed here.
Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
- If you want to stay a member of this club, you have to fish or cut bait.
Balık avlamak için göllere gidiyor musun?
- Do you go fishing on the lakes?
Bazı oğlanlar balık avlar, diğerleri ise yüzer.
- Some of the boys are fishing and the others are swimming.
Güzel bir gün ve canım balık tutmak istiyor.
- It is a fine day and I feel like going fishing.
Hobilerim balık tutmak ve televizyon izlemektir.
- My hobbies are fishing and watching television.
Tek istediğim balığa çıkmak.
- All I want to do is go fishing.
Tom babasıyla balığa çıkmaktan hiç keyif almadı.
- Tom never enjoyed fishing with his father.
She went to the river to fish for trout.