Oraya otobüsle gitmek iki saat alır.
- It'll take two hours to get there by bus.
Taksiye binmek yerine otobüsle gitmek daha ekonomik.
- It's more economical to go by bus instead of taking a taxi.
5 numaralı otobüsü binmelisin.
- You should take the number 5 bus.
Evim otobüs durağına yakın.
- My house is close to a bus stop.
Kaza olduğunda neredeyse otobüsteki yolcuların hepsi uyuyordu.
- Almost all of the passenger in the bus were asleep when the accident happened.
Adam bütün yolu yürümek istemedi;bu yüzden otobüse bindi.
- The man didn't feel like walking all the way; so he took the bus.