to toy or act wantonly; to sport

listen to the pronunciation of to toy or act wantonly; to sport
Englisch - Türkisch

Definition von to toy or act wantonly; to sport im Englisch Türkisch wörterbuch

rage
{f} köpürmek
rage
şiddetle devam etmek
rage
hırsla veryansın etmek
rage
düşkünlük
rage
şiddet

Fırtına bütün o gece şiddetle esmişti. - The storm raged fiercely all that night.

Fırtına üç gün şiddetle devam etti. - The storm raged for three days.

rage
gadab
rage
(deniz/vb.) kudurmak
rage
{f} öfkelen
rage
(hastalık) şiddetle hüküm sürmek
rage
yatıştır/az/öfkelen
rage
{f} şiddetli olmak
rage
şiddetli öfke
rage
(Tıp) Aşırı kızgınlık, şiddetli öfke
rage
{i} hiddet

Kasırga hiddetlenmeye devam etti. - The hurricane continued to rage.

Tom hiddetle üzerime sıçradı. - Tom sprang at me in a rage.

rage
{i} öfke, gazap, hiddet, köpürme; hırs; hışım
rage
{i} arzu
rage
(isim) kudurma, hiddet, köpürme, öfke, gazap, arzu, galeyan, hırs, tutku, rağbette olan şey, moda
rage
{i} hırs
rage
{i} tutku
Englisch - Englisch
rage
to toy or act wantonly; to sport
Favoriten