Didoca, Dağıstan'da yaklaşık 15.000 kişi tarafından konuşulan bir Kuzeydoğu Kafkas dilidir.
- Tsez is a Northeast Caucasian language spoken by about 15,000 people in Dagestan.
Kuzeyde İskoçya, güneyde İngiltere, batıda Galler ve daha batıda da Kuzey İrlanda var.
- In the north, there's Scotland; in the south, England; in the west, Wales; and further west, Northern Ireland.
Ordu sınırı korumak için kuzeydedir.
- The army is in the north to protect the border.
O, kuzeydeki en iyi ailelerin birinden gelmiştir.
- He sprang from one of the best families in the north.
Kasaba Japonya'nın en uç kuzeyindedir.
- The town is located in the extreme north of Japan.
Kanada Amerika Birleşik Devletlerinin kuzeyindedir.
- Canada is to the north of the United States.
Kuzeyden gelen uçan sincaplar ağaçların içinde yuva yapar.
- Northern flying squirrels nest inside trees.
Kuzeyden gelen soğuk bir rüzgar var.
- There's a cold wind from the north.
Kuzey yıldızını bulmak çok kolaydır.
- The North Star is very easy to find.
Bak, o, Kuzey Yıldızı.
- Look, it's the North Star.
Kuzeyde İskoçya, güneyde İngiltere, batıda Galler ve daha batıda da Kuzey İrlanda var.
- In the north, there's Scotland; in the south, England; in the west, Wales; and further west, Northern Ireland.
Evim şehrin kuzey kesiminde.
- My house is in the northern part of the city.
Yol buradan kuzeye gider.
- The road goes north from here.
Gemi kuzeye devam etti.
- The ship continued northward.
7 Şubat Japonya'da Kuzey Bölgesi Günü'dür.
- February 7th is Northern Territories Day in Japan.
Humboldt akıntısı Güney Amerika'nın batı kıyısı boyunca kuzeye doğru akan soğuk bir okyanus akıntısıdır.
- The Humboldt current is a cold ocean current that flows north along the west coast of South America.
İbre kuzeye doğru işaret ediyor.
- The needle is pointing toward the north.
O, kuzeydeki en iyi ailelerin birinden gelmiştir.
- He sprang from one of the best families in the north.
Kuzeydeki birçok kişi köleliğin yanlış olduğunu düşünüyordu.
- Many in the North felt slavery was wrong.
Kuzeyden esen soğuk bir rüzgar vardı.
- There was a cold wind blowing from the north.
The North lost most battles earl in the war.
Stock prices are heading north.
... There's no carve out for North Koreans. ...
... get America and North America energy independent, so we can create those jobs. ...