to take part in a primary election

listen to the pronunciation of to take part in a primary election
Englisch - Türkisch

Definition von to take part in a primary election im Englisch Türkisch wörterbuch

primary
{s} başlıca

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

primary
{s} birincil

Birincil doktorun kim? - Who's your primary physician?

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

primary
{s} ana

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

primary
öncelikli

Benim öncelikli ilgim sizin güvenliğinizdir. - My primary concern is your safety.

Nereye gideceğim ve ne göreceğim benim öncelikli ilgilerim. - Where to go and what to see were my primary concerns.

primary
(sıfat) ilk, birinci, baş, başlıca, ana, temel, en başta gelen, birinci derecede, birincil
take part in
-e katılmak, -e iştirak etmek
to take part
yer almak

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak. - The important thing is not to win the game, but to take part in it.

primary
asıl
primary
ilksel
primary
(Denizbilim) ilkil
primary
baş

Gösteri Stokçular Amerika'da koltuk psikolojinin başlıca nedenlerinden biridir. - The show Hoarders is one of the primary causes of armchair psychology in America.

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir. - The primary cause of his failure is laziness.

take part in
iştirak etmek
take part in
-e katılmak
take part in
katıl

Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır. - Tom was too shy to take part in games with the other boys.

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

take part in
katılmak

Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum. - If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.

Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum. - For myself, I would like to take part in the game.

primary
(İnşaat) ilk, birinci
primary
{s} en önemli, başlıca; temel, ana, asıl: primary problem en
primary
{s} temel

Dürüstlük onun başarısı için temel nedendir. - Honesty is the primary reason for his success.

Üniversitedeyken temel odağın neydi? - What was your primary focus while you were in college?

primary
{i} ana renk

Üç ana renk, diğer bütün renklerin temelidir. - The three primary colors are the basis of all the other colors.

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır. - There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

primary
primer
primary
{s} birinci

Teleskopların birincil ve ikincil aynası vardır. - Telescopes have a primary and a secondary mirror.

Aile için sevgi bizim birincil görevimiz. - Love for the family is our primary duty.

primary
{i} uçucu kanat tüyü
primary
{s} birinci derecede
Englisch - Englisch
primary
to take in
Absorb
to take part in a primary election

    Silbentrennung

    to take part in a pri·ma·ry e·lec·tion

    Türkische aussprache

    tı teyk pärt în ı praymeri îlekşın

    Aussprache

    /tə ˈtāk ˈpärt ən ə ˈprīˌmerē əˈleksʜən/ /tə ˈteɪk ˈpɑːrt ɪn ə ˈpraɪˌmɛriː ɪˈlɛkʃən/
Favoriten