to strike; to manipulate; to play on; as, to touch an instrument of music

listen to the pronunciation of to strike; to manipulate; to play on; as, to touch an instrument of music
Englisch - Türkisch

Definition von to strike; to manipulate; to play on; as, to touch an instrument of music im Englisch Türkisch wörterbuch

touch
{f} dokunmak

Küçük çocuklar her şeye dokunmak ister. - Little children like to touch everything.

Tüm yapmanız gereken düğmeye dokunmak. - All you have to do is touch the button.

touch
tesir etmek
touch
aldatmak
touch
{i} az bir derece/miktar: He has a touch of fever. Azıcık ateşi var. There's a touch a sore spot/point hassas bir konuya/noktaya dokunmak
touch
{f} incitmek
touch
{f} yetmek
touch
{f} teğet geçmek
touch
{i} dokunuş

Benim soğuk bir dokunuşum var. Bu çok kötü. - I've a touch of a cold. That's too bad.

touch
elleme
touch
az bir derece/miktar
touch
kıyaslanmak
touch
elini sürmek
touch
eline su dökmek
touch
taç
touch
kullanmak
touch
bahsetmek
touch
(Tıp) Tuşe
touch
sözünü etmek
touch
çalmak
touch
{i} temas

Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temas edeceğim. - I will get in touch with him as soon as possible.

Ben seninle temas kuracağım. - I will get in touch with you.

Englisch - Englisch
touch
to strike; to manipulate; to play on; as, to touch an instrument of music

    Silbentrennung

    to strike; to manipulate; to play on; as, to touch an in·stru·ment of mu·sic

    Aussprache

Favoriten