to strike (something)

listen to the pronunciation of to strike (something)
Englisch - Türkisch

Definition von to strike (something) im Englisch Türkisch wörterbuch

meet with
uğramak
meet with
karşılaşmak
meet with
ile görüşmek
meet with
görüşmek

Onunla tekrar görüşmek istemiyorum. - I don't wish to meet with him again.

Tom benimle görüşmek istiyor. - Tom wants to meet with me.

meet with
ile karşılaşmak
meet with
karşılaş

Annen sana bir şey öğretmedi mi? Korkunç biriyle karşılaştığında cüzdanını koru ve kıçını! - Didn't your mother teach you anything? When you meet with scary people always protect your wallet and your arsehole!

Öneriniz önemli dirençle karşılaşacaktır. - Your proposal will meet with significant resistance.

Englisch - Englisch
meet with

His face met with a punch harder that a punch should be.