to slacken, remit, abate, weaken

listen to the pronunciation of to slacken, remit, abate, weaken
Englisch - Türkisch

Definition von to slacken, remit, abate, weaken im Englisch Türkisch wörterbuch

relax
{f} rahatlamak

Çocuklarımın okul maliyetini bildiğim için, bir bira ile rahatlamak ya da boş vermek imkansız. - Knowing how much school for my kids is costing, it's impossible to relax with a beer and take it easy.

Eve gitmeden önce, rahatlamak için birkaç içki içerim. - Before going home, I have a few drinks to relax.

relax
gevşemek

Sadece kumsalda oturup bir hafta boyunca gevşemek istiyorum. - I just want to sit on the beach and relax for a week.

relax
{f} rahatlatmak

Onu rahatlatmak için bir ilaç verdi. - He gave her a drug to make her relax.

relax
yorgunluğunu atmak
relax
hafiflemek
relax
(güç/kontrol/vb.) gevşetmek
relax
dinlendirmek
relax
gevşeyip dinlenmek
relax
gevşetmek
relax
hafifletmek
relax
gevşe

Derin bir nefes al ve sonra gevşe. - Take a deep breath and then relax.

İthalat düzenlemeleri son zamanlarda gevşetilmiştir. - Import regulations have been relaxed recently.

relax
rahatkamak, gevşemek.çözünmek
relax
{f} yumuşatmak
relax
{f} yumuşatmak, hafifletmek; yumuşamak, hafiflemek
Englisch - Englisch
{v} relax
to slacken, remit, abate, weaken
Favoriten