to show sexual or relational interest through words or sometimes actions

listen to the pronunciation of to show sexual or relational interest through words or sometimes actions
Englisch - Türkisch

Definition von to show sexual or relational interest through words or sometimes actions im Englisch Türkisch wörterbuch

come on
rastlamak
come on
izlemek
come on
çalışmak
come on
ortaya çıkmak
come on
görünmek
come on
haydi

Haydi, Joe. Sadece bir bardak bira zarar vermez. - Come on, Joe. Just a glass of beer won't hurt.

Davranışını haklı çıkar, haydi, bunların hepsi olduğunda orada olmanı haklı çıkar. - Justify your attitude, come on, justify being there when it all happened.

come on
yaklaşmak
come on
(deyim) ilerlemek,gelismek
come on
(deyim) baslamak
come on
başlamak

İçeri gelin. Başlamak üzereyiz. - Come on in. We're just about to get started.

come on
karşılaşmak
come on
sahneye çıkmak
come on
saldırmak
come on
(deyim) televizyon/radyoda yayimlanmak
come on
(deyim) daha sonra gelmek. come on (too) strong (başlıca ABD,kd) çok heyecan göstermek,biriyle çok samimi olmak veya birini çok eleştirmek
come on
karanlık basmak
come on
gafil avlamak
come on
gelsene
come on
basmak
Englisch - Englisch
come on

She started coming on to me as soon as my wife left the room.

to show sexual or relational interest through words or sometimes actions

    Silbentrennung

    to show sex·u·al or re·la·tion·al in·ter·est through words or some·times actions

    Türkische aussprache

    tı şō sekşuıl ır rileyşınıl întrıst thru wırdz ır sımtaymz äkşınz

    Aussprache

    /tə ˈsʜō ˈseksʜo͞oəl ər rēˈlāsʜənəl ˈəntrəst ˈᴛʜro͞o ˈwərdz ər səmˈtīmz ˈaksʜənz/ /tə ˈʃoʊ ˈsɛkʃuːəl ɜr riːˈleɪʃənəl ˈɪntrəst ˈθruː ˈwɜrdz ɜr səmˈtaɪmz ˈækʃənz/
Favoriten