to say you don't want something and really mean it

listen to the pronunciation of to say you don't want something and really mean it
Englisch - Türkisch

Definition von to say you don't want something and really mean it im Englisch Türkisch wörterbuch

refuse
reddetmek

Tom Mary'nin yardımını reddetmekle hata yaptı. - Tom was wrong to refuse Mary's help.

Onun teklifini reddetmek zorunda kaldım. - I had to refuse her offer.

refuse
geri çevirmek
refuse
{i} çöp
refuse
{f} kabul etmemek, reddetmek, geri çevirmek: He refused to see me. Beni görmeyi reddetti. The company refused our offer. Şirket teklifimizi
refuse
refüze etmek
refuse
kabul etmemek
refuse
reddet

Doktorlar ikinci operasyonu uygulamayı reddettiler. - Doctors refused to perform a second operation.

Onun böyle güzel bir teklifi reddetmesine şaşırdım. - I am surprised that she refused such a good offer.

refuse
artık

Artık sana itaat etmeyi reddediyorum. - I refuse to obey you any longer.

Ben artık o kızla kazları gütmeyi reddediyorum. - I refuse to herd geese any longer with that girl.

refuse
{i} kırpıntı
refuse
(fiil) reddetmek, kabul etmemek, geri çevirmek, izin vermemek, ayak diremek, direnmek, karşı koymak, kaçınmak
refuse
süprüntü
refuse
{i} atık
refuse
{f} izin vermemek
refuse
{f} direnmek
refuse
istenmeyen
refuse
{f} karşı koymak
refuse
(Tıp) Vücuta giden gıda maddesinin sindirim sonucu geri kalan kısmı, dışarı atılan posa madde, artık madde
refuse
değersiz diye istenmeyen
Englisch - Englisch
refuse
to say you don't want something and really mean it

    Silbentrennung

    to Say you don't want some·thing and re·al·ly mean it

    Türkische aussprache

    tı sey yu dōnt wônt sʌmthîng ınd rili min ît

    Aussprache

    /tə ˈsā ˈyo͞o ˈdōnt ˈwônt ˈsəmᴛʜəɴɢ ənd ˈrēlē ˈmēn ət/ /tə ˈseɪ ˈjuː ˈdoʊnt ˈwɔːnt ˈsʌmθɪŋ ənd ˈriːliː ˈmiːn ɪt/
Favoriten