to say; to relate; to describe

listen to the pronunciation of to say; to relate; to describe
Englisch - Türkisch

Definition von to say; to relate; to describe im Englisch Türkisch wörterbuch

devise
{f} tasarlamak, planlamak, düzenlemek, tertiplemek
devise
{f} tasarlamak
devise
{f} icat etmek
devise
düşünmek
devise
tasarım yapmak
devise
varis
devise
mirasçı
devise
keşfetmek
devise
{f} tasarla

Sami, Leyla'ya yardım etmek için basit bir plan tasarladı. - Sami devised a simple plan to help Layla.

İnsanlar kendilerini korumak için sığınaklar tasarladı. - People devised shelters in order to protect themselves.

devise
bulmak
devise
planlamak
devise
vasiyetle bırakılan mülk
devise
geliştir,v.tasarla: n.vasiyet
devise
(Biyoloji) geliştir

Onlar ustaca yapılmış çözümler geliştirdiler. - They devised ingenious solutions.

Tom, Mary'nin evinini soymak için bir plan geliştirdi. - Tom devised a plan to burglarize Mary's house.

devise
vasiyet
devise
{f} vasiyetle bırakmak
devise
(fiil)siyet, vasiyetle bırakılan mülk
Englisch - Englisch
devise
to say; to relate; to describe
Favoriten