Ben denize açılmak istedim.
- I wanted to go sailing.
Tom kiminle denize açılmak istedi?
- Who did Tom want to go sailing with?
Tanrı rüzgarı sağlar, ama insanın yelkenleri yükseltmesi gerekir.
- God provides the wind, but man must raise the sails.
Rüzgara karşı yelken açtık.
- We sailed against the wind.
Hiçbir yelkenli bundan daha hızlı değildir.
- No sailboat is faster than this one.
O, onunla birlikte yelkenli turuna gitmeye can atıyordu.
- She was looking forward to going sailing with him.
Gemi yarın 15:00'te Hong Kong'a yelken açacak.
- The ship will set sail for Hong Kong tomorrow at 3 p.m.
Bu gemi sefere çıkmak üzeredir.
- The ship is about to set sail.
Ben de seninle yelken açmak için sabırsızlıkla bekliyorum.
- I'm looking forward to going sailing with you.
Tom hâlâ Mary ile yelken açmak istiyor.
- Tom still wants to go sailing with Mary.
Tom'la deniz yolculuğuna gitmeyi gerçekten dört gözle bekliyorum.
- I'm really looking forward to going sailing with Tom.
Bütün yelkenler indirildi.
- All the sails were taken down.
Ben rüzgarın yönünü değiştiremem, ama her zaman benim hedefe ulaşmak için benim yelkenleri ayarlayabilirim.
- I can't change the direction of the wind, but I can adjust my sails to always reach my destination.
Ben denize açılmak istedim.
- I wanted to go sailing.
Tom kiminle denize açılmak istedi?
- Who did Tom want to go sailing with?
Let's go for a sail.
We caught three sails today.
... Although Columbus is looking for a new way to sail to lndia, ...
... reaction, that's the law of rockets. That's why we have rockets that can sail into outer ...