Bahçıvan bahçenin ortasına bir gül ağacı dikti.
- The gardener planted a rose tree in the middle of the garden.
Gül yetiştirmekte iyiyim.
- I am good at raising roses.
Yen dolar karşısında yükseldi.
- The yen rose to the dollar.
Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
- The tower rose up against the blue sky.
Pembe güller güzeldir.
- Pink roses are beautiful.
Pembe ve gül benzer renklerdir.
- Pink and rose are similar colors.
Bir şişe roze, lütfen.
- A bottle of rosé, please.
Biz bir şişe roze şarabı istiyoruz.
- We'd like a bottle of rosé.
Biz bir şişe roze şarabı istiyoruz.
- We'd like a bottle of rosé.
Bu olağanüstü bir roze şaraptır.
- This is an exceptional rosé wine.
Biz bir şişe roze şarabı istiyoruz.
- We'd like a bottle of rosé.
Bir şişe roze, lütfen.
- A bottle of rosé, please.
rose pink colour:.
... OBAMA: That's what I said. ROMNEY: You said in the Rose Garden the day ...
... HEY, WAIT A MINUTE. BETTY'S GOT A ROSE. ...