to reserve (something) for future use

listen to the pronunciation of to reserve (something) for future use
Englisch - Türkisch

Definition von to reserve (something) for future use im Englisch Türkisch wörterbuch

book
{f} ayırtmak

Üç yer ayırtmak istiyorum. - I'd like to book three seats.

Otelde bir oda ayırtmak zorundayım. - I have to book a hotel room.

book
{f} tutmak

Onları temiz tutmak şartıyla sana elimdeki kitapları ödünç vereceğim. - I will lend you the books, which I have at my disposal, on condition that you keep them clean.

book
{i} liste

Keşke yeni basılmış kitapların bir listesini yapsan. - I wish you would make a list of the newly published books.

Bu, yasaklanmış kitaplar listesinde. - This is on the list of banned books.

book
{f} yer ayırmak
book
{i} libretto
book
{i} opera metni
book
{f} rezerve et
book
{f} (polis) (sanığı/cezaya çarptırılan birini) kayda geçirmek
book
karakolda suçlu olarak kaydetmek
book
bap
book
{f} ayırmak
book
peylemek
book
sanığı kayda geçirmek
book
rezervasyon yaptırmak
book
kayıt

Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar - Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.

book
deftere geçirmek
book
defter

Tom defter tutma metodumuzu benimsedi. - Tom adopted our method of bookkeeping.

Adres defterimi odamda bıraktım. - I left my address book in my room.

book
deste

Bu raflar birçok kitabı destekleyemez. - These shelves cannot support so many books.

book
{f} deftere işlemek
Englisch - Englisch
book

I can book tickets for the concert next week.

to reserve (something) for future use
Favoriten