to represent, propose, settle, regulate

listen to the pronunciation of to represent, propose, settle, regulate
Englisch - Türkisch

Definition von to represent, propose, settle, regulate im Englisch Türkisch wörterbuch

state
{i} hal

Amerikan hükümeti olağanüstü hal ilan etti. - The American Government declared a state of emergency.

Onu bir devlet sorunu haline getirdik. - We turned it into a state problem.

state
haleti ruhiye
state
ifade etmek

Kendi görüşlerinizi ifade etmekte özgürsünüz. - You are at liberty to state your own views.

state
{i} evre
state
debdebe
state
vaziyet
state
ayıtmak
state
tantana
state
{f} belirtmek

Onun bir dahi olduğunu belirtmek abartı değildir. - It's not an exaggeration to state that he is a genius.

state
{i} durum

Görünüşe göre onun durumu gerçekti. - To all appearance his statement was true.

TV aklınızı pasif durumda tutması bakımından zararlıdır. - TV is harmful in that it keeps your mind in a passive state.

state
{i} devlet

Amerika Birleşik Devletleri'nde hangi dil konuşuluyor? - Which language is spoken in the United States of America?

Washington, Amerika Birleşik Devletleri'nin başkentidir. - Washington is the capital of the United States.

state
{s} devlete ait
state
{i} alem
state
{s} özel

ABD'nin özel kolejleri ve üniversiteleri özerktir. - The private colleges and universities of the United States are autonomous.

state
{i} koşul
state
{f} bildirmek
state
{f} söylemek
state
ihtişam
Englisch - Englisch
{v} state
to represent, propose, settle, regulate
Favoriten