to remember; to cause to remember; to mention

listen to the pronunciation of to remember; to cause to remember; to mention
Englisch - Türkisch

Definition von to remember; to cause to remember; to mention im Englisch Türkisch wörterbuch

member
üye

Yumi Ishiyama, Lyoko takımının en yaşlı üyesidir. - Yumi Ishiyama is the oldest member of Team Lyoko.

Muiriel, Tatoeba'nın ikinci üyesidir. - Muiriel is the second member of Tatoeba.

member
öğe
member
kılgan
member
ört.penis
member
membershipüyelik
member
{i} taraf (denklem)
member
{i} uzuv
member
{i} organ

O bu organizasyonun bir üyesidir. - She's a member of this organization.

Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı. - I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.

member
{i} üye, aza
member
(İnşaat) üye, parça, kısım
member
üyeler

Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır. - The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.

Kulübün bütün üyeleri benimle anlaştılar. - All the members of the club agreed with me.

member
uzuv/üye
member
member of parliament milletvekili
member
(Tıp) Kol ve bacak gibi vücut parças4
member
denklemin bir tarafı
Englisch - Englisch
member
to remember; to cause to remember; to mention
Favoriten