to produce; to cause to exist; to induce

listen to the pronunciation of to produce; to cause to exist; to induce
Englisch - Türkisch

Definition von to produce; to cause to exist; to induce im Englisch Türkisch wörterbuch

introduce
{f} tanıtmak

Ben, bu ürünü tanıtmak için doğru zaman olduğunu düşünüyorum. - I think the time is right to introduce this product.

Ailemi size tanıtmak için geliyoruz. - I am going to introduce you to my family.

introduce
{f} tanıştırmak

Seni bazı insanlarla tanıştırmak istiyorum. - I want to introduce you to some people.

Seni geçen gün bahsettiğim beyefendiyle tanıştırmak istiyorum. - I'd like to introduce to you the gentleman I told you about the other day.

introduce
{f} sunmak
introduce
{f} getirmek
introduce
{f} takdim etmek
introduce
(Arılık) ana arı vermek
introduce
{f} to -i tanıtmak: This book introduces preschool
introduce
lanse etmek
introduce
{f} to ile tanıştırmak: She introduced him to her mother. Onu annesiyle tanıştırdı
introduce
{f} içeri sokmak
introduce
(Avrupa Birliği) yürürlüğe koymak; getirmek, başlatmak
introduce
{f} ortaya koymak
introduce
{f} göstermek
introduce
{f} başlamak
introduce
ilk kısmını oluşturmak
introduce
ortaya çıkarmak
introduce
ilk kez getirmek
introduce
{f} öğretmek
introduce
taniştir
Englisch - Englisch
introduce
to produce; to cause to exist; to induce
Favoriten