Mary her zaman bakımlı ve modaya uygun olarak giyimlidir.
- Mary is always well-groomed and fashionably dressed.
Paul giyimine özen gösteren kimse.
- Paul is a natty dresser.
Bu giysi ona gerçekten yakışıyor.
- That dress really becomes him.
Onun giysisinin basitliğini seviyorum.
- I like the simplicity of her dress.
Bu elbiseler çok büyük.
- These dresses are too large.
Beyaz elbiseli kız onun nişanlısı.
- The girl dressed in white is his fiancée.
And lyghtly syr Gawayne rose on his feet, and pulled out his swerd, and dressyd hym toward syr Marhaus on foote .