Englisch - Türkisch
Definition von to prepare (a plan, project etc.); to set out, establish (a law, principle) im Englisch Türkisch wörterbuch
- lay
- {i} (yumurta) yumurtlamak
- lay
- döşemek
- lay
- dizmek
- lay
- yumurtlamak
- lay
- arg.düzmek
- lay
- yatırmak
- lay
- sürmek
Leyla iyi bir yaşam sürmek istiyordu.
-Layla wanted to live a good life.
- lay
- (hukuk/tıp/vb.belli bir öğrenim dalında) profesyonel olmayan
- lay
- {i} durum
Leyla tehlikeli bir durumdaydı.
-Layla was in a dangerous situation.
Acil durumlar için o parayı biriktireceğim.
-I'm going to lay aside that money for emergencies.
- lay
- {i} konum
- lay
- {i} yatma
Sırtüstü yatmanı ve dinlenmeni istiyorum.
-I want you to lay back and relax.
- lay
- {i} türkü
- lay
- {f} dinmek
- lay
- {f} sunmak
Sami, Leyla'ya kalacak bir yer sunmak istedi.
-Sami wanted to offer Layla a place to stay.
- lay
- {f} koymak
Şüpheli tüm kişisel eşyalarını masaya koymak zorunda kaldı.
-The suspect had to lay all his personal effects on the table.
Şüpheli tüm eşyalarını masaya koymak zorunda kaldı.
-The suspect had to lay all his things on the table.
- lay
- {f} sermek
- lay
- lay days yükleme ve boşaltma süresi
- lay
- {i} sevişme
- lay
- şiir/yatış
- lay
- uzman olmayan/halka ait
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von to prepare (a plan, project etc.); to set out, establish (a law, principle) im Englisch Englisch wörterbuch
- lay
Even when I lay a long plan, it is never in the expectation that I will live to see it fulfilled.
to prepare (a plan, project etc.); to set out, establish (a law, principle)
Silbentrennung
to pre·pare (a plan, proj·ect etc.); to SET out, es·tab·lish (a law, principle)Resimler
Historie
Favoriten