Hata yapmak insana mahsustur ama hatada ısrar etmek şeytanidir.
- To err is human, but to persist in error is diabolical.
Biz sürdürmek istiyoruz.
- We intend to persist.
Bir dakika bekle,lütfen.
- Hold on a minute, please.
Biraz daha bekler misiniz?
- Can you hold on a little longer?
O, orjinal planını başarıyla tamamlamakta ısrar etti.
- He persisted in accomplishing his original plan.
Çocuk fikrinde ısrar etti.
- The boy persisted in his opinion.
Diğer insanların işine burnunu sokmaktan vazgeç.
- Stop sticking your nose into other people's business.
Burada devamlı bir ağrı var.
- I have a persistent pain here.
Tom çok inatçı değildi.
- Tom wasn't very persistent.
Sen çok inatçısın, değil mi?
- You're very persistent, aren't you?
His old nickname stuck.
This would not be saved after his session terminates because we don't have an actual user identity to allow us to persist the settings.
... maybe we should persist ...
... enabled our ancestors to persist and eventually turn into us. ...