Sami'nin uçağı asfalt üzerine indi.
- Sami's plane landed on the tarmac.
1910 yılında şehir yollara kaldırım döşemeye başladı.
- The city began to pave streets in 1910.
Onlar nihayet caddemize kaldırım döşedi.
- They've finally paved our street.
Kaldırımın karını temizlediler.
- They cleared the pavement of snow.
Tom arabanın altındaki kaldırımda yağ olup olmadığını görmek için arabanın altına baktı.
- Tom looked under the car to see if there was any oil on the pavement under the car.