Tom sıcak bir kızartma tavasında parmaklarını yaktı.
- Tom burned his fingers on a hot frying pan.
O tavaya dokunmayın! O çok sıcak.
- Don't touch that pan! It's very hot.
Pandalar her gün en az 12 saati bambu yiyerek geçirirler.
- Pandas spend at least 12 hours each day eating bamboo.
Herkes panik yapmaya başladı.
- Everybody started to panic.
Bütün şehir panik içinde.
- The whole city is in panic.
Evime güneş panelleri taktığımdan beri elektrik faturam yarı yarıya azaldı.
- Since I installed solar panels on my house, my energy bill has been cut in half.
Güneş panelleri elektrik üretir.
- The solar panels generate electricity.
Evlat edinilen kız Panamalıdır.
- The adopted girl is from Panama.
Gemi Panama Kanalından geçti.
- The ship passed through the Panama Canal.
Tom küçükken hantaldı ve sık sık düşerdi. Tüm pantolonlarının diz yamaları olurdu.
- When Tom was little he was clumsy and would fall often. All his pants would have knee patches.
Yaklaşık 250 milyon yıl önce, bugün gördüğümüz tüm kıtalar Pangaea denilen büyük bir süperkıtaydılar.
- About 250 million years ago, all the continents we see today were one big supercontinent called Pangaea.
... nobody buys the one pan calling that's the effect that context has ...