Bu tür bir kanepe satın almak istemiyorum.
- I don't want to buy this kind of sofa.
Beş bin yen bu sözlüğü satın almak için yeterlidir.
- Five thousand yen is enough to buy this dictionary.
Sana bir içki ısmarlamak istiyorum.
- I'd like to buy you a drink.
Sana akşam yemeği ısmarlamak istiyorum.
- I want to buy you dinner.
Lütfen onu satın alma.
- Please do not buy it.
eBay'dan satın almayı çok seviyorum.
- I love buying on eBay.