to move something from one place to another, especially to take away

listen to the pronunciation of to move something from one place to another, especially to take away
Englisch - Türkisch

Definition von to move something from one place to another, especially to take away im Englisch Türkisch wörterbuch

remove
çıkarmak

Bu lekeyi çıkarmak imkansız olacak. - It'll be impossible to remove this stain.

Kahve lekesini çıkarmak zordu. - The coffee stain was difficult to remove.

remove
{f} ortadan kaldırmak

Sadece herhangi bir şüpheyi ortadan kaldırmak için, artık ailemle birlikte yaşıyorum. - Just to remove any doubt, I no longer live with my parents.

remove
(Bilgisayar) kaldır

Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var. - There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed.

Bulaşıkları masadan kaldırdı. - She removed the dishes from the table.

remove
(İnşaat) ayrıştırmak
remove
ameliyatla almak
remove
çıkar

Sabun kiri çıkarmaya yardım eder. - Soap helps remove the dirt.

Eve girmeden önce ayakkabılarınızı çıkarmanız gerekir. - You must remove your shoes before entering a house.

remove
aralık
remove
kademe
remove
kenar etmek
remove
silmek
remove
kohumluk derecesi
remove
defetmek
remove
pille
remove
{f} elini çekmek
remove
ev değiştirmek
remove
{f} götürülmek
remove
{f} taşınmak
remove
{f} nakletmek
remove
öldürmek
Englisch - Englisch
remove

He removed the marbles from the bag.

to move something from one place to another, especially to take away

    Silbentrennung

    to move some·thing from one place to another, es·pe·cial·ly to take a·way

    Aussprache

Favoriten