to make yellow; to cause to have a yellow tinge or color; to dye yellow

listen to the pronunciation of to make yellow; to cause to have a yellow tinge or color; to dye yellow
Englisch - Türkisch

Definition von to make yellow; to cause to have a yellow tinge or color; to dye yellow im Englisch Türkisch wörterbuch

yellow
{s} sararmış

Çok fazla sigara içmekten, dişleri sararmış. - His teeth are yellow from smoking too much.

Piyanonun tuşları yaşı nedeniyle sararmış. - The keys of the piano are yellow due to age.

yellow
sarı renk

O ağacın tohumları sarı renklidir. - The seeds of that tree are yellow.

Bizim yeşil, mavi ve sarı renkli çizmelerimiz var. - We have the boots in green, blue and yellow.

yellow
{i} sarı, sarı renk
yellow
ödlek
yellow
korkak
yellow
{s} kıskanç
yellow
{s} sansasyon yaratan
yellow
namussuz
yellow
sarı boya

Mavi boyayı sarı boyayla karıştır. - Blend the blue paint with the yellow paint.

yellow
kıskaçlı
yellow
yellow atrophy tıb
yellow
karaciğeri sarartan tehli
yellow
heyacan yaratan kıskanç
yellow
(fiil) sarartmak, sararmak
yellow
(isim) sarı, sarılık
yellow
(sıfat) sararmış, sarı, korkak, kıskanç, sansasyon yaratan
yellow
{s} sarı, sarı renkli
Englisch - Englisch
yellow
to make yellow; to cause to have a yellow tinge or color; to dye yellow
Favoriten