to make familiar by use; to habituate, familiarize, or inure; with to

listen to the pronunciation of to make familiar by use; to habituate, familiarize, or inure; with to
Englisch - Türkisch

Definition von to make familiar by use; to habituate, familiarize, or inure; with to im Englisch Türkisch wörterbuch

accustom
alıştırmak
accustom
âdet edinmek
accustom
alışkın

Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır. - The more countries a language is spoken in, the less important it is to sound like a native speaker, since speakers of that language are accustomed to hearing various dialects.

O, seyahat etmeye alışkındır. - He's accustomed to traveling.

accustom
alıştır

Kendimi gürültüye alıştırmam uzun zaman aldı. - It took a long time to accustom myself to the noise.

Kısa sürede kendini soğuk havaya alıştırdı. - He soon accustomed himself to cold weather.

accustom
itiyat peyda etmek be accustomed to itiyadında olmak alışkın olmak
accustom
alıştırmak accustom oneself alışmak
accustom
(fiil) alıştırmak
Englisch - Englisch
accustom
to make familiar by use; to habituate, familiarize, or inure; with to
Favoriten