to make a shot, especially with great speed

listen to the pronunciation of to make a shot, especially with great speed
Englisch - Türkisch

Definition von to make a shot, especially with great speed im Englisch Türkisch wörterbuch

bullet
mermi

Tom tüm mermilerini kullandı. - Tom used up all his bullets.

Bir doktor, onun sırtındaki mermiyi çıkarmaya çalıştı. - A doctor tried to remove the bullet from his back.

bullet
{i} kurşun

Doktorlar kurşunu çıkardılar. - Doctors removed the bullet.

Onlar kurşunu olduğu yerde bırakmaya karar verdiler. - They decided to leave the bullet where it was.

bullet
(Askeri) FİŞEK MERMİSİ, ÇEKİRDEK: Bir piyade tüfeği veya hafif ateşli silahlarda kullanılan kurşun, çelik veya diğer bir maddeden mamul, şekillendirilmiş cisim
bullet
(Bilgisayar) madde işareti
bullet
(Bilgisayar) imleme
bullet
(Askeri) çekirdek
bullet
(Bilgisayar) m imi
bullet
(Askeri) fişek mermisi
bullet
im
bullet
(ALT+0149) Mermi imi
bullet
küçükbulletproofkurşun geçmez
bullet
madde imi
Englisch - Englisch
bullet

He bulleted a header for his first score of the season.

to make a shot, especially with great speed
Favoriten