Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to look throughout (a place) for something. to try and find something

listen to the pronunciation of to look throughout (a place) for something. to try and find something
Englisch - Türkisch

Definition von to look throughout (a place) for something. to try and find something im Englisch Türkisch wörterbuch

search
araştırmak

Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi. - Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.

Her odayı dikkatlice araştırmak için zamanımız yok. - We don't have time to search every room carefully.

search
aramak

Birçok adam altın aramak üzere batıya gitti. - Many men went west in search of gold.

Birçok insan altın aramak için Batıya yola çıktı. - Many men set out for the West in search of gold.

search
araştırma

O, hasta bebeği için doktor araştırmaya gitti. - She went in search of a doctor for her sick baby.

Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi. - Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.

search
{f} 1. araştırmak, aramak: We are searching for an inexpensive apartment. Ucuz bir daire arıyoruz. They searched the house from top to bottom
search
(Askeri) ARAŞTIRMAK: Bir hava hedefinin yerini tespit etmek üzere, ışıldak ve radar huzmesini semada bir saha üzerinde ileri hareket ettirmek
search
{f} incelemek
search
gemide araştırma yapma
search
araştırmak, aramak: We are searching for an inexpensive apartment. Ucuz bir daire arıyoruz. They searched the house from top to bottom
search
search out araştırıp öğrenmek
search
{f} sondalamak [tıp.]
search
dikkatle tetkik ve teftiş etmek
search
arama tarama yapmak
search
yoklamak
search
üstünü aramak
search
yoklama
search
bakma
search
(fiil) araştırmak, aramak, üstünü aramak, yoklamak, incelemek, sondalamak [tıp.], gedik açmak (mermi)
Englisch - Englisch
search
to look throughout (a place) for something. to try and find something
Favoriten