Otel beklentilerini karşıladı mı?
- Did that hotel meet your expectations?
Matematik ev ödevi beklediğimden daha kolay çıktı.
- The math homework proved to be easier than I had expected.
Fadıl en kötüsünü beklemek ve planlamak zorundaydı.
- Fadil had to expect and plan for the worst.
Umduğumdan daha uzun beklemek zorunda kaldım.
- I had to wait a lot longer than I expected I'd have to.