Teste çalışmak için evde kaldın mı?
- Did you stay home to study for the test?
Dışarıdaki gürültü sinirime dokunduğu için canım çalışmak istemedi.
- I didn't feel like studying because the noise outside was getting on my nerves.
Onun çalışma odası parka bakıyor.
- His study faces the park.
Babam bir garajı bir çalışma odasına dönüştürdü.
- My father converted a garage into a study.
O, müzik öğrenmek için İtalya'ya gitti.
- He went to Italy in order to study music.
Tom Fransızca öğrenme niyetiyle Fransaya geldi.
- Tom came to France with the intention of studying French.
Bir portre yapmaya hazırlanırken, arkadaşlarım konuyu yakından incelemek için bir sürü fotoğraf çeker.
- In preparation for painting a portrait, my friend takes many photographs in order to study the subject closely.
Biz Japon tarihini incelemek için müzeye gittik.
- We went to the museum to study Japanese history.
Çalışma yapmak için çok yorgunum.
- I'm too tired to do study.
İngilizce öğrenmek için Amerika'ya gitti.
- He went to America to study English.
Yabancı bir dil öğrenmek zordur.
- Studying a foreign language is hard.
He studied the map in preparation for the hike.
Try to look at it from Tom's point of view.
- Try to look at it from Tom's point of view.