O,o kediye bakmak için istekliydi.
- He was willing to care for that cat.
Ona bakmak için para gönderdi.
- He sent money to help care for her.
Onun konuşma şeklinden hoşlanmıyorum.
- I don't care for the way he talks.
Kadınlar ondan hoşlanmadılar.
- Women didn't care for him.
Still, while most Japanese may not care for the meat, many object to calls to stop whaling.