Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
- I saw them surrounding him.
Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
- Lions surrounded Tom on all sides.
O kalabalık tarafından kuşatılmıştı.
- He was surrounded by the crowd.
Askerler köyü kuşattı.
- The soldiers surrounded the village.
Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
- I saw them surrounding him.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
- Music surrounds our lives like air.
Çoğu kalelerin onları çevreleyen bir hendeği vardır.
- Most castles have a moat surrounding them.