Biz vakit öldürmek için parkta gezdik.
- We walked about in the park to kill time.
Vakit öldürmek için kitap okurum.
- I read books to kill time.
Vakit geçirmek için kart oynadık.
- We played cards to kill time.
Ben zaman öldürmek için bakıyordum.
- I was looking to kill time.
Ben zaman öldürmek için bir dergi okudum.
- I read a magazine to kill time.
She had nothing better to do, so she went to the bowling alley to kill time.