to keep in store for future or special use

listen to the pronunciation of to keep in store for future or special use
Englisch - Türkisch

Definition von to keep in store for future or special use im Englisch Türkisch wörterbuch

reserve
{f} rezerve ettirmek
reserve
{f} ayırmak

Ben birinci sınıf bir kamara ayırmak istiyorum. - I want to reserve a first-class stateroom.

reserve
{f} ayırtmak

Bu trende yer ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a seat on this train.

Saat altıda dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for four at six.

reserve
yedek
reserve
{i} ihtiyat
reserve
(Kanun) karşılık
reserve
barındırmak
reserve
(Kanun) mahfuz tutmak
reserve
yedek güçler
reserve
korumak
reserve
{f} ayır

Saat altıda dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for four at six.

İki kişilik bir masa ayırtmak istiyorum. - I'd like to reserve a table for two.

reserve
{f} ayırtmak: I reserved a table for four at the restaurant. Lokantada dört kişilik bir masa ayırttım
reserve
belirli bir amaç için ayrılmış
reserve
hakkını muhafaza etmek
reserve
{f} tutmak
reserve
{i} ön koşul
reserve
ayır,v.rezerve et: n.rezerv
Englisch - Englisch
reserve

This cake is reserved for the guests!.

to keep in store for future or special use

    Silbentrennung

    to keep in store for fu·ture or spe·cial use

    Türkische aussprache

    tı kip în stôr fôr fyuçır ır speşıl yus

    Aussprache

    /tə ˈkēp ən ˈstôr ˈfôr ˈfyo͞oʧər ər ˈspesʜəl ˈyo͞os/ /tə ˈkiːp ɪn ˈstɔːr ˈfɔːr ˈfjuːʧɜr ɜr ˈspɛʃəl ˈjuːs/
Favoriten