to hunt, pursue, drive, enchase, cut

listen to the pronunciation of to hunt, pursue, drive, enchase, cut
Englisch - Türkisch

Definition von to hunt, pursue, drive, enchase, cut im Englisch Türkisch wörterbuch

chase
{f} takip etmek
chase
{i} takip

Genç kız yaşlı adam tarafından takip edildi. - The young girl was chased by the old man.

O bir koyote tarafından takip ediliyor. - She is being chased by a coyote.

chase
{i} kovalama, peşine düşme, izleme, takip
chase
{i} iz sürme
chase
{f} kovalamak, peşine düşmek, izlemek, takip etmek
chase
{i} av
chase
{i} avlanma bölgesi
chase
{i} yiv
chase
{i} dizilmiş harfleri tutan demir çerçeve
chase
(Otomotiv) hasarlı dişlerin tamiri
chase
kovmak
chase
avlanabilinen alan
chase
koşuşturmak
chase
(fiil) kovalamak, takip etmek, peşinde olmak, peşine düşmek, hızla geçip gitmek, izlemek; oymak, hakketmek, kabartma işlemek; zıvana açmak
chase
chase süsle/kov/takip et
chase
{f} hızla geçip gitmek
chase
{f} hakketmek
chase
kovalanan herhangi bi
chase
{f} zıvana açmak
Englisch - Englisch
{v} chase