to have dinner

listen to the pronunciation of to have dinner
Englisch - Türkisch
akşam yemeği için
akşam yemeği ye

Neden bizimle birlikte akşam yemeği yemiyorsun? - Why not have dinner with us?

Tom, Mary'nin onunla akşam yemeği yeme davetini kabul etti. - Tom accepted Mary's invitation to have dinner with her.

yemek yemek

Bu akşam benimle yemek yemek ister misin? - Do you want to have dinner with me tonight?

Bu akşam evimde yemek yemek ister misin? - Would you like to have dinner at my place tonight?

akşam yemeği yemek

İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim. - Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.

Bir restoranda akşam yemeği yemek istiyorum. - I want to have dinner at a restaurant.

to have dinner

    Silbentrennung

    to have din·ner

    Türkische aussprache

    tı häv dînır

    Aussprache

    /tə ˈhav ˈdənər/ /tə ˈhæv ˈdɪnɜr/

    Videos

    ... You didn't even have dinner. ...
Favoriten