Tesadüfen arkadaşımın uzakta yürüdüğünü gördüm. - It happened that I saw my friend walking in the distance.
Tesadüfen arkadaşımın uzakta yürüdüğünü gördüm.
It happened that I saw my friend walking in the distance.
Tesadüfen onu otobüste gördüm. - It happened that I saw her on the bus.
Tesadüfen onu otobüste gördüm.
It happened that I saw her on the bus.