Biz yoğun çalılıkların arasından yürüdük.
- We walked through thick bushes.
Bush çalışkan bir ekip kurdu.
- Bush put together a hard-working team.
Tom bazı çalılıklarda saklanıyordu.
- Tom was hiding in some bushes.
Yüzlerce polis ve gönüllü yoğun çalılık alanda üç yaşındaki kayıp çocuğu arıyor.
- Hundreds of police and volunteers are searching thick bushland for a missing three-year-old boy.