to go too far; to pass the proper bounds or measure

listen to the pronunciation of to go too far; to pass the proper bounds or measure
Englisch - Türkisch

Definition von to go too far; to pass the proper bounds or measure im Englisch Türkisch wörterbuch

exceed
aşmak
exceed
{f} sınırı aşmak
exceed
{f} aşırıya kaçmak
exceed
{f} ileri gitmek
exceed
{f} haddini aşmak
exceed
(Ticaret) geçme
exceed
(Ticaret) aşma

Hız sınırını asla aşmadık. - We never exceed the speed limit.

Hız sınırını aşmayın. - Don't exceed the speed limit.

exceed
geçmek
exceed
geç

Benim yıllık gelirim beş milyona yeni geçiyor. - My annual income exceeds five million yen.

Bizim kâr geçen yıl duyurulan en iyimser tahminleri bile aştı. - Our profits exceeded even the most optimistic estimates announced last year.

exceed
ik see you
exceed
exceedingly fazlasıyla
exceed
(Mukavele) geçmek, aşmak; üstün olmak; haddini aşmak
exceed
fevkalâde
exceed

Yumurta atmak yumurtalar tarafından yapılan hasar 400 doları aşarsa bir suçtur. - Throwing eggs is a felony if the damage done by the eggs exceeds 400$.

Hız sınırını aşmayın. - Don't exceed the speed limit.

exceed
ziyadesiyle
exceed
exceeding olağanüstü
exceed
ifrata kaçmak
Englisch - Englisch
exceed
to go too far; to pass the proper bounds or measure
Favoriten