to give praise to

listen to the pronunciation of to give praise to
Englisch - Türkisch

Definition von to give praise to im Englisch Türkisch wörterbuch

praise
övmek

Hiç kimse ülkemi övmek istemedi. - Nobody wanted to praise my country.

Hiç kimse benim ülkemi övmek istemiyor. - Nobody wants to praise my country.

praise
{i} övgü

Tom övgüye değer seçildi. - Tom was singled out for praise.

Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder. - Praise stimulates students to work hard.

praise
{f} öv

Oğlunu övdüğümde çok dikkatlice dinledi. - She listened very carefully when I praised her son.

Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder. - Praise stimulates students to work hard.

praise
(allaha) hamdetmek
praise
şükran
praise
gururunu okşamak
praise
şükretmek
praise
Sena

Senatörler benim hareketimi övüyorlardı. - The senators will praise my act.

praise
hamt
praise
(fiil) övmek, methetmek, şükretmek
praise
{f} övmek, methetmek
praise
şükret/öv
praise
{i} övme

Hiç kimse ülkemi övmek istemedi. - Nobody wanted to praise my country.

Mary'yi övmeyi seviyorum. - I like to praise Mary.

praise
sena etmek
Englisch - Englisch
praise
to give praise to

    Türkische aussprache

    tı gîv preyz tı

    Aussprache

    /tə ˈgəv ˈprāz tə/ /tə ˈɡɪv ˈpreɪz tə/
Favoriten