Tom'un ziyareti için hazır olmak zorundayız.
- We have to get ready for Tom's visit.
Tom iş için hazırlanmak zorunda.
- Tom has to get ready for work.
Tom akşam yemeği için hazırlanmak zorunda.
- Tom has got to get ready for dinner.
Abraham'ın sabahları hazırlanmasının ne kadar zaman aldığına şaşırırdın.
- You'd be amazed how long it takes Tom to get ready in the morning.
Yolculuk için derhal hazırlan.
- Get ready for the trip at once.
... is going to get ready for a workout on it. First, put on his head band. Most importantly, ...
... and get ready for a memorable journey ...