Müdahale etmek istemiyorum.
- I don't want to interfere.
Müdahale etmek istemiyorum.
- I don't wish to interfere.
O, fanatiklere müdahale etti.
- He interfered with the fans.
Lütfen benim planıma müdahale etmeyin.
- Please don't interfere with my plan.
Tom okurken ona karışma.
- Do not interfere with Tom while he is reading.
Benim işime karışmayın.
- Don't interfere with my work.
I always try not to interfere with other people’s personal affairs.