Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Englisch - Türkisch
Definition von to dress in armor; to equip with armor for war, as a horseman; to array im Englisch Türkisch wörterbuch
- harness
- {f} koşum takmak
- harness
- {i} koşum
- harness
- koşum takımı
- harness
- {f} kullanmak
Gelgitin gücünü kullanmak kıyı topluluklarına çok yardımcı olabilir.
-Harnessing the power of the tides could be very helpful to coastal communities.
- harness
- doğal güçleri kullanmak
- harness
- ata koşum takmak
- harness
- teçhizat
- harness
- koşum takımı vurmak
- harness
- (Telekom) kuşam
- harness
- (atı) koşmak
- harness
- (doğal güçleri) kullanmak
- harness
- {f} koşum takımı vur
- harness
- (Mühendislik) Vücut tipi emniyet kemeri, yüksekte çalışma için kullanılan emniyet kemeri türü
Workers should use their harnesses all the time in shafts.
- harness
- {f} (ata) koşum takmak
- harness
- harness maker saraç
- harness
- {f} koşmak
- harness
- (Askeri) PARAŞÜT KOLANI: Paraşütü, paraşütçüye veya uçaktan atılan eşyaya bağlamaya yarayan tertibat. Buna (parachute harness) de denir
- harness
- {i} zırh
- harness
- {f} (doğal bir gücü dizginleyerek)
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von to dress in armor; to equip with armor for war, as a horseman; to array im Englisch Englisch wörterbuch
- harness
to dress in armor; to equip with armor for war, as a horseman; to array
Silbentrennung
to dress in armor; to e·quip with ar·mor for war, as a horseman; to ar·rayAussprache
Resimler
Historie
Favoriten