to do, perform, act, obtain, finish

listen to the pronunciation of to do, perform, act, obtain, finish
Englisch - Türkisch

Definition von to do, perform, act, obtain, finish im Englisch Türkisch wörterbuch

achieve
elde etmek

Yaptığını sandığım başarı türünü elde etmek istiyorsan, öyleyse daha çok çalışmak zorunda kalacaksın. - If you want to achieve the kind of success that I think you do, then you'll have to study harder.

Elde etmek neredeyse imkânsızdır. - It's almost impossible to achieve.

achieve
{f} başarmak

Onu başarmak için kendini tehlikeye atmak zorunda kalacaksın. - In order to achieve that, you'll have to take risks.

O, büyük planlar başarmak üzereydi. - He was about to achieve great plans.

achieve
{f} başarmak, yapmak; elde etmek, kazanmak
achieve
{f} gerçekleştirmek

O bir atılımı gerçekleştirmek için yeteneğini berbat bir şekilde abarttı. - He badly exaggerated his ability to achieve a breakthrough.

achieve
{f} kazanmak
achieve
{f} erişmek
achieve
sonuçlandır
achieve
başarma

Önceden başardiğımız yarın başarabileceğimiz ve başarmak zorunda olduğumuz için bize ümit verir. - What we've already achieved gives us hope for what we can and must achieve tomorrow.

Hiç kimse bir şey başarmadı. - No one achieved anything.

achieve
ipi göğüslemek
achieve
başarı elde etmek
achieve
başarı sağlamak
achieve
kotarmak
achieve
üstesinden gelmek
achieve
{f} meydana getirmek
achieve
(Tekstil) üretmek
achieve
husule getirme
achieve
achievement test başarı testi
achieve
meydana getirmek muzaffer olmak achievement başarı
achieve
muvaffakiyet
Englisch - Englisch
{v} achieve
to do, perform, act, obtain, finish
Favoriten